29 Eylül 2013 Pazar

PAZAR HAVASI

Günlerden pazar ,dinlence günü,gezme günü,havaların iyi olduğu son zamanlar.Bunu en iyi şekilde değerlendirmek lazım. Genelde herkes avm lere gidiyor,kapalı alanlara zaten kışın yeterince giriyoruz. Bari kış gelmeden son günleri açık havada,temiz havada geçirelim. Gezmeyi çok severim,açık havada çay, kahve keyfine bayılırım.
Bugünü nasıl değerlendirmek lazım öğlene kadar uyuduk,kalkıp güzel bir kahvaltı yaptık ve şimdi artık dışarı çıkma zamanı.Arkadaşlarla buluşmak ilk adım,sonrasında plan ne olur bilmiyorum.Bana kalsa hiç evde oturmam galiba.
Çalışanlar için yarın işbaşı yani haftabaşı sendromu. O yüzden bugünü iyi değerlendirmeleri gerekir.Tabi artık eylül sonu ekim başı aynı zamanda da. Eylül ayı da çok çabuk geçti benim için.Garip bir koşturmaca içinde geçiyor günler.
Bu ara güzel bir tura katılıp gezmek istiyorum aslında. Bakalım artık iyi bir tur bulur muyum bilmiyorum ama Karadeniz turu fena olmazdı aslında. Çok merak ediyorum oraları.Herkes çok methetti, gidip görmek gerektiğini söylüyorlar. Yeşil ve mavi iç içe .Huzur orda sanırım. Ben daha önce hiç gitmedim o taraflara. Bu yüzden merak ediyorum .
Pazarınızı iyi değerlendirin ,durmayın gezin derim. Ben öyle yapacağım çünkü.Herkese iyi pazarlar...

28 Eylül 2013 Cumartesi

GEÇİŞ DÖNEMİ

Mevsim kışa dönerken hastalanmak,ne giyeceğini bilememek,yazdan kışa adapte olmak normal olsa gerek.Tam bir geçiş dönemi ve bunun etkilerini şahsen ben üzerimde görüyorum.Bir an sıcak gelen hava daha sonra soğuk gelmeye başlıyor.Hiç sivilce çıkarmayan ben yüzümde anlamsız bir sivilcelenme,havalardan ötürü bir gevşeme-hep öyle derler-anlamsız stres de eklenince anladım ki kış geliyor.
Kıyafetlere gelince cidden ne giyeceğimi bilemiyorum çoğunlukla. Uzun kol giysen gündüz sıcak oluyor,kısa kol giysen akşama doğru serin.Ara kol da hiç bana göre değil. Gardırop önünde geçirilen anlamsız dakikalar...Daha fazla strese sokuyor beni,bir sürü kıyafetim olduğu halde, hiçbir şeyim yok alışveriş yapmam lazım moduna giriyorum. Hiç tavsiye etmem,çok gereksiz bir mod. Sadece zarara sokuyor diyebilirim.
Yeni sezon ve elinizi neye atsanız ateş pahası. Beğenince de almadan olmuyor.Nasıl bir ikilemse bu.
En azından bu seneki düğün sezonunu kapattık diyebiliriz. Yaz başında beri en az 7-8 düğüne gitmişimdir. Elbise sendromunu atlattım neyseki. Geriye kalır iş durumu. Bıkkınlık gelse de iş için beklemeye devam. Hani bazen diyorum ki tasını tarağını topla başka şehirde dene şansını. Ama o da kolay olmuyor.Gittiğin yerde masrafın daha çok oluyor.Az daha bekleyip rotamı ona göre belirleyeceğim galiba.
2013 pek uğurlu gelmedi,2014' ü bekliyorum hani belki bir şeyler rayına oturur artık diye.Bu yazın bana en iyi gelen tarafı bolca kitap okuyabildim. Hatta kendimi epey kaptırdım. Okuduğum kitap bitince kendimi boşlukta hissedip hemen yeni bir kitap alıp okudum.
Sinemaya fazla gidemedim,yazın pek çekilmiyor. Fakat kışın daha çok gitme şansımız oluyor.Artık sinema sezonumu açarım galiba.
Ve tabi ALES'e hazırlık süreci başlayacak.Mayıs ayındaki sınava hazırlanıp gireceğim,bu da demek oluyor ki dershane hayatına kaldığımız yerden devam edeceğiz.Pek özlemedim ama mecburiyetler işte.İstemek başarmanın yarısıdır derler. Kim demiş bilmiyorum ama o kadar çok şey istiyorum ki hala başarının çeyreği yok:) Hayırlısı diyelim...

27 Eylül 2013 Cuma

KURTARICI YEMEK: MAKARNA

Acıktın mı,hemen al bir paket makarna kurtar kendini:) Hem pratik hem lezzetli.Daha ne olsun :) Çok severim makarnayı,kilo yapsa da .Özellikle spagetti ve mantı makarna( yoğurt sosu olan herşeyi yiyebilirim ) favorilerimdir. Sadece haşlama tarzında olan makarnaları sevmem.Çok kuru gelir bana.Sosu olmalı ki tadından yenmesin. Spagettiyi salçalı olduğu için severim. Bir de karabiber dökerimki üzerine sormayın.Mantı makarnayı da yalancı mantı şeklinde oldu için severim.Mantıya bayılırım,fakat yapımı zor,zahmetli onun.Bu yüzden yalancı mantı tercihimdir:)
Öğrencilik hayatımda az yapmamışımdır mantı makarnayı.O kadar yerdik ki şişer yerimizden kalkamazdık.Hem pratik kolayca yapılıyor,çok da vakit almıyor.Hem küçük büyük herkesin sevdiği bir yemek.Bana göre makarna kurtarıcı bir yemek.Her türü kolaylıkla yapılır ve çok da çabuk yenilir.Makarna uzmanlığına en çok öğrencilik hayatında ulaşılır.Çünkü genelde makarna vardır ve o yapılır.Hiç olmayan bir türünü bile kafadan atsanız tutar yani.Tıpkı yumurta gibi.Omlet,sahanda yumurta,patatesli,sebzeli,kıymalı vs. diye gider. Makarna da aynen öyle soslu,acılı,spagetti,burgu,mantı,kıymalı diye gider,uzar liste.Tabi bu arada makarna salatasını söylemeden geçemeyecem.Ona da üniversitedeyken alıştım.Nasıl diye soracak olursanız canım arkadaşım kübra bana her zaman yapardı ve çok severdim.Makarnayı yapar,taşıyıp bana gelirdi.Az yormadım onu yani :) Ama çok lezzetli mayonez ve garnitürüyle beraber.
İyiki makarna var da bizi kurtarıyor bence.
Henüz her türünü yapmayı denemedim ama zaman içinde onları da deneyeceğim.Sadece fırında makarnayı pek sevmem,Kuruduğu zaman bana tat vermez.Bence makarnayı yediren sosudur.Eğer makarnayı siz de seviyorsanız mantı makarnayı tavsiye ederim.Yoğurt sosuyla muhteşem bir lezzet kazanıyor.


DOLANDIRICILARA DİKKAT!

Bu iki gündür bizim ev numarasına dadanan biri aklınca bizi işletmeye çalıştı ama başarılı olamadı.Malumunuz bu ara hem gazetelerde hem de tele gelen mesajlarda devamlı bir uyarı var.Ödül kazandınız ya da hattınızı terör örgütü kullanıyor,sizi kurtarmamızı istiyorsanız şu kadar para yatırın diyor. Sakın kanmayın böyle şeylere! Bizi arayan gerizekalı da kendini emniyet müdürü olarak tanıttı.Bir kere akıl var mantık var hangi emniyet müdürü bugün bir evi arar? En başta insan ordan şüphelenir zaten.Tabi biz inanmayınca da o bizim tuzağımıza düştü .Derdin ne diyince de küfür etti.Sanki haklıymış gibi.Böyle insanlara sadece zavallı diyoruz.
Herkesi kandırıp tuzağa düşürebileceklerini sanıyorlar.Siz onlardan zeki çıkınca da çıldırıyorlar.Beter olun diyorum ben de .Maalesef buna kanan insanlar da var.Tabi sonunda bir bakıyorlar dolandırılmışlar!
Herkese sesleniyorum aman dikkat edin ve kanmayın böyle şeylere.Kredi kartı numarasını,hesap numarasını veren insanlar bile var.Geçenlerde gazetede okuduğum bir habere göre de üst düzey bir statüde çalışan bir bayanın başına gelmiş ve çok yüksek bir miktarda parayı gidip parkta bir çöp kutusuna bırakmış onlar oradan alsın diye. Cidden üzücü ya,bizim insanımızın bize bunu yapması.Bunu burada paylaşıyorum ki herkes bilsin ve dikkatli olsun.Arayan kim olursa olsun asla gizli bilgilerinizi vermeyin.Hatta mümkünse konuşmadan suratına kapatın telefonu direk.
Siz dolandırıldıktan sonra giden paranın üzerine soğuk bir su içebiliyorsunuz ancak.Giden geri gelmiyor çünkü.Polisin de tek yapabildiği kanmayın böyle şeylere demek oluyor.Aman siz siz olun dikkat edin ve böyle basit numaraları yemeyin...

26 Eylül 2013 Perşembe

HEDİYE

Eylül ve ekim ayı bereketli bir ay sanırım:) Arkadaşlarımın doğum günü ve ben yine hediye krizi yaşıyorum.Karar vermek zor,ne alacağını bilmek zor,bir de tek değil birkaç hediye olunca işin içinden çıkmak zor.Aslında hediye almak-vermek çok hoşuma gider.Fakat hediye sayısı artınca işin içinden çıkmak zor.Yine de gezmek hediye seçmek muhteşem bir şey bence:)
Önemli ya da güzel bir günü temsil eder.Biz aile içinde de hediye almaya önem veririz.İllaki doğum günlerini kutlarız.Senede bir gün de nazımız geçsin ama değilmi:))
Hediye almakla da iş bitmiyor.Ben hediyenin paketine de önem veririm.Temiz ve şık olmalı.Hediye aldığında paketi bile seni mutlu etmeli.Son zamanlarda kağıt paketten çok kutular revaçta.Biraz daha pahalı diğerine göre ama şık. En azından en sevdiklerimize hediye etmeye değer....

25 Eylül 2013 Çarşamba

ACCESSORIZE

Yaz bitiyor,herşey indirime girdi artık.Accessorize mağazalarında indirim zamanı.Renkli çantalar özellikle çok hoş ve farklı. Bu tarz çantaları seviyorsanız gelecek yaza hazırlık olsun diye indirimden faydalanıp alabilirsiniz. Yazın çok kullanışlı oluyor bu çantalar. Hem büyük içine her şeyi koyabiliyorsunuz hem de her giydiğinize uyuyor çünkü her renk var çantada. Kimi işli,kimi boncuklu,taşlı... Farklı şekillerde bir sürü çanta seçme imkanı.Şimdi alıp seneye yaza hazırlık yapmış olursunuz.Çanta dışında da takılar,aksesuarlar,atkılar,allıklar gibi farklı alternatifler de var.
Çok renkli bir mağaza accessorize. Hareketliliği ve renkleri sevenler için hoş bir mağaza. Kışa girmeden gidip bir bakın derim.




24 Eylül 2013 Salı

KIŞ AYI

Kış ayına girmeden önce illaki gribe yakalanacam,olmazsa olmaz yani... Bir de bana geldimi zor gidiyor grip. Tabi bütün ev halkı da benden muzdarip.Nefes alamıyorum,burnum akıyor,halsizim,sesim çıkmıyor vs. Yani hastalık sezonu başlamış oldu gözümüzaydın :/  Sanırım benim pek korunmamam ,rahat olmam hastalığı kapmamda en büyük etken ama hala yaz sezonunda gibi hissediyorum kendimi.Kışlıkları giymeye hazır değilim sanırım :))
Hızlı bir giriş yapıyoruz galiba kışa çünkü burası bu ara hep yağmurlu ,pek bereketli yağıyor bir de.
Bugün iki sevdiğim insanı yolcu ettim,hüzün çöktü birden.İnşallah hayırlısıyla varırlar.Veda etmek hep zor olmuştur benim için.Her zaman gidene değil de kalana zor gelir vedalar.Ben de onların ulaşmasını bekliyorum varacakları yere yağmuru izleyerek...
Kış sezonu açılmaya başladı.Sanırım bir sürü ihtiyacım var-ki hiç bitmez bu ihtiyaçlar-kazak,çizme,bot,pantolon...Çok pahalı oluyor sezon açıldığında ama ihtiyaç olduğunda almak zorunda kalıyoruz.İndirimi beklemek zor oluyor.Ama ondan da faydalanmak gerek tabi.Yani kışa hazırlık sürecimiz başladı.Pamuk eller cebe :))

21 Eylül 2013 Cumartesi

ENGLISH HOME

English home ürünleri gerçekten çok farklı.Oradan yastık kılıfı alarak işe başladım ve hem kalitesi hem de renkleriyle bir adım önde olduğunu gördüm.Mağazaları bile iç açıcı,ferah döşenmiş.Hiç birşey almadan bile gezmek bana zevk veriyor.Çarşaf,yastık kılıfı ve dikiş kutuları cidden enfes. Bakmanızı tavsiye ederim.Ev tekstili üzerine geniş bir yelpazesi var ve perdeye varana kadar aradığınız her tür ev eşyasını orada bulmanız mümkün.Farklı kutu alternatifleri de dikkat çekiyor.Özellikle orta büyüklükteki kutular çok kullanışlı. İçine herşeyinizi rahatlıkla koyup kullanabilirsiniz.Mesela takı,toka,makyaj malzemeleriniz,ojeler vs. Her kullanıma uygun.Ben ürünlerini çok beğendim.Havlular da çok güzel ; her model ve renkte olup,gelinler için dahi çeyize konulabilecek harika eşyalar. Hiçbir yerde bulamadığım dikiş kutusunu orada buldum ve modeli çok hoşuma gitti.Ve daha aklıma gelmeyen bir sürü şey... Sadece gidin ve gezin .O zaman kaliteyi göreceksiniz.



FRENCH

Elleri bakımlı göstermenin en güzel yolu french bence.Bu ara devamlı french yaptırıyorum.Cidden duruşu çok hoş ve alımlı oluyor.Yüzük taktığınızda hem yüzüğün güzelliği hem elde duruşu çok farklı oluyor. Oje sürmeyi sevmeyen kişiler varsa en azından french yaparak koyu renk oje sürmemiş olup,bakımlı ellere sahip olabilirler.Bana göre bir bayan bakımlı olmalı tabi ki bakımı çok abartıp kokoş duruma da düşmemeli:)) Hoş görünebilecek kadar bakım yeterli.Sanırım en çok bakım yaptığım yer ellerimdir.Ellere önem veririm. Ojesiz olduğum zamanlar çok azdır,hatta yoktur.Yemek yaparken hijyen,el temizliği önemlidir.Elin duruşu önemlidir.Kirli el ve tırnakları sevmem .Bakım elden başlar ve devam eder. Bundan sonra french siz olmaz diyorum:))

19 Eylül 2013 Perşembe

KARMAŞIK BİR GÜN

Herkese günaydın,sabah serinliğiyle uyandım ve bir baktım güzel bir yağmur yağıyor. Bugün burası sağanak yağışlı ,yani tüm gün doyacağız yağmura.Az önce yüksek lisansa kabul edildiğimi öğrendim .Geriye sadece karar vermek kalıyor.Bakalım gün içinde daha neler öğreneceğim.Hızlı başladım bu sabaha.Bir taraftan görev yerimin açıklanmasını bekliyorum.Onlar da bugün ararsa tam karmaşa olur sanırım.Eylül ayına yoğun bir tempoda girdik.Sanırım artık böyle de devam eder.Göreve başlamadan alışveriş yapmam gerekiyor.Bugün alışveriş zamanı.Mağazaları bir kolaçan edeyim.Kayda değer birşeyler görürsem burdan sizlerle paylaşırım. Hadi o zaman gün başlasın...

18 Eylül 2013 Çarşamba

TOPRAK KOKUSU VE YAĞMUR

Dün öyle güzel bir yağmur yağdı ki Antakya'da harikaydı.Özlemişiz toprak kokusunu ve yağmuru.Sağanak yağış vardı burda inanamadık...Bu kadar sıcak yaşadıktan sonra böyle bir yağmur çok iyi geldi.Anladım ki yağmuru izlemeyi özlemişim.Sabaha karşı öyle bir şimşek çaktı ki şu saate kadar elektrik kesintisi oldu ama değdi. Dışarda olduğum için akşam saatlerinde yağmur yedim biraz,ıslandım.Yağmur başlayınca herkeste tatlı bir telaş ,koşturmaca oldu.Sanki yıllar sonra ilk kez yağmur yağıyormuş gibi :))
Yağmur sonrasında çıkan toprak kokusunu hiçbir şeye değişmem.İnanılmaz huzur veriyor insana.Sanırım adım adım kışa yaklaşıyoruz.Artık özledik zaten ,bu yaz iyice kavrulduk.Serinliğe hasretiz.Sanırım tek özlemediğim şemsiye taşımak,ama taşıyacağız artık mecbur.Pencere önünde oturup , bir bardak dolusu kahveyi alıp ,yağmur izleme keyfimiz başlıyor sanırım. Hadi bakalım ...

16 Eylül 2013 Pazartesi

RENKLİ KAĞITLAR

Daha önce de post-it lerle ilgili yazı yazmıştım.Duramadım gittim bu seferde şekilli post-it ler aldım.İnanılmaz işimi kolaylaştırıp unutmamamı sağlıyorlar. Odamda dolabıma yazıp yapıştırıyorum ki kalktığımda görebileyim diye.Renkli olunca da hemen göze çarpıyor zaten.Hayat kurtarıcılardan biri de bu renkli kağıtlar sanırım.Daha önceki iş yerimde de epey kullanırdım.Bir sonraki güne devreden işlerimi not edip masama yapıştırırdım.Böylece atladığım birşey olmazdı.Aslında sevdiğiniz kişiye notlar yazıp onların görebileceği yerlere koymak da çok hoş bence.O notu gördükleri zamanki yüzlerini hayal edebilirsiniz.Güzel bir tebessüm oluşur eminim.Bana da böyle değişik notlar yazılıp bırakılsa çok hoşuma giderdi:))
Bu durumda bu ufak şirin renkli kağıtları kullanmaya devam ediyoruz.

13 Eylül 2013 Cuma

MOZAİK PASTA

En çok sevdiğim pasta türü olur kendisi.Hem hafif hem de yazın rahat yenilen bir pasta.Buzluktan çıkarıp dilimleyip yiyeceksin ki keyfi başka olur.Nedense başkasının yaptığı daha cazip gelir bana tabi güzel yapılmışsa.Geçenlerde ben yapmayı denedim kötü olmadı ama istediğim gibi de olmadı.Kötü olmadığını babamın "daha kaldımı" sözünden anladım bu arada:)) Çikolatalı pastaları sevmişimdir her zaman. Browni ve mozaik başta olmak üzere.Islak pastalar,kekler her zaman ilk tercihimdir.İleride uzmanlık alanım mozaik pasta üzerine olsun istiyorum.En iyi tarifi bulduğum anda kendimi daha çok geliştirecem :)) Bana kalsa yemek yemem onun yerine pasta abur cubur yemeği tercih ederim sanırım ki bunu hiç önermiyorum. Ben kendimi mozaik pasta yapımında geliştirene kadar dışarıdakilerle idare edecem sanırım.Ama kendimden umutluyum,başaracağım :))

ROTRING KALEMLER

Geçenlerde kırtasiyeye girdim ve gözüme ilk çarpan bu kalemler oldu. Öğrencilik hayatım boyunca ne kadar çok kullandım ben bu kalemleri.Sanki başka kalem yokmuş gibi hep bunlarla yazdım.Ortaokul,lise yetmedi üniversite de bile en çok bu kalemi kullandım.Neden bilmiyorum ama diğer kalemlerde rahat edemezdim bir türlü.Mutlaka rotring olmalı.Hem rahat yazardım hem de modeli hoşuma giderdi.Normal kurşun kalemleri pek kullanamazdım.Devamlı ucu bitince açacakla aç yaz hoşuma gitmezdi. Uğraşmayı da sevmezdim hiç.Bir zamanlar okulda uçlu kalem kullanmayı yasaklamışlardı.Herkes normal kurşun kalem kullanacak denirdi ama ben ona rağmen uçlu kullanırdım.Başkasını kullanırsam sanki klasım sarsılacakmış gibi :)) Özledim yine öğrencilik yıllarımı.Değişik kalemler ve onlarla yazma heyecanı.Ben hep yazmayı severdim ve elimden geldiğince güzel yazmaya çalışırdım.Sanırım ondan rotringi severdim :))Favori kullandığım renk ise kahverengiydi. Şimdi ise bir kırtasiyeye geçip bu kalemleri görünce hey gidi günler heyy diyorum:))

11 Eylül 2013 Çarşamba

YENİ RUS KADINININ GÜNLÜĞÜ

Yeni aldığım kitap biraz farklı diğer okuduklarımdan.Adından da anlaşılacağı gibi bir Rus kadının daha doğrusu psikolog olan bir Rus kadının yaşamından kesitler var.Bana biraz garip geldi bu kitap.Yani alıştığım tarzın dışında.Hem günlük tarzında yazılmış hem de kadının maceralarını anlatıyor.Sanki biraz uçuk kaçık geldi bana :)) Yani yine de farklılık iyidir.Kitabın sonuna geldiğimde nasıl bir sonla karşılaşacağımı merak ediyorum.Doğrusunu isterseniz çok fazla ısınamadım kitaba ama elime aldım bir kere okumak için devam ederim diye düşünüyorum.Size okuyun da demem okumayın da demem. Size kalmış.Ben genelde beğendiğim kitapları burda sizinle paylaşıyorum.Bunu paylaşmamın sebebi de bu tarz yazıları seven varsa okumak isterler belki.Kitabın adından anlaşılacağı gibi kitapta Olga'lar,Mura'lar gibi isimler geçiyor. Yani kaçık bir tarz diyebiliriz:))

10 Eylül 2013 Salı

İŞ ZAMANI

Bugün benim için yorucu bir gündü.Üniversiteye gidip yüksek lisans için başvurdum ve atamalar açıklanmaya başladı.Ben de bekliyorum bakalım ne zaman aranacağım.Sevdiğim  bir arkadaşımla gidip başvurduk ve sonrasında sıcaktan bayıldığımız için kendimizi serin biyere atıp soluklandık. Umarım herşey istediğim gibi olur.Bu ara garip haller içerisindeyim ama mevsim değişikliği diyelim artık buna.Ve artık iş yoğunluğum başlasın istiyorum.Hiç birşey düşünmeden işime konsantre olmak istiyorum.Evde boş oturmak hem zor hem sıkıcı.İş hayatı her zaman daha zevklidir.
Arkadaşımla oturup çok güzel hayaller kurduk,adı üstünde hayal işte.Oluru varmı bilemedik:) Ama hayal de olsa çok güzel geliyor insana. Elbet birgün hayallerimiz gerçekleşir de ne zaman bilemiyorum.Sanırım bana en iyi gelecek şey şehir değiştirmek olacak.Birşeyi çok isteyince olurmuş,o zaman çok istiyorum :)Herkesin gönlünce olur umarım...

8 Eylül 2013 Pazar

MUDO SAATLER

Mudo'nun birbirinden farklı ve şık saatleri hep ilgimi çekmiştir.Bana soracak olursanız Mudo da en çok beğendiğin aksesuar nedir diye,saatler derim. Gerçekten duvar saatleri iddialı ve şık tasarımlı. Her büyüklükte saat mevcut.Hem odanın dekorunu tamamlıyor hem de farklı bir tasarım gibi duruyor. Evim olduğunda saatim illaki oradan olacak.Mutfağa koyabileceğiniz saatler de çok hoş bence.Çatal-bıçak dizaynlı saatler çok uygun mutfak için.Sanırım mudo aksesuar konusunda daha çok iddialı giyime göre.Gittiğim her alışveriş merkezinde mudo varsa bakmadan geçemiyorum. Birşey almasam da gezmek hoşuma gidiyor.Farklı tarzları görmek,yeniliğe açık olmayı seviyorum. Eğer duvar saatine ihtiyacınız varsa mudo'ya uğramanızı tavsiye ederim.



MUTLULUK VE 90'LI YILLAR

Sanırım en huzurlu dönemim 90'lı yıllar oldu.Hem çocuktuk hiçbirşeyin farkında değildik hem üzerimize yüklenen bir sorumluluk yoktu hem de o yıllarda büyüdük ,olgunlaştık,ilk gençlik yıllarımızdı.Gerçi hala genciz ama o zamanki başkaydı işte. Keşke hiç büyümeseydik,çocuk kalsaydık. Biz büyüdük sorunlar da bizimle beraber büyüdü. Hani deseler ki şu anda huzur dünyanın taaa diğer ucunda,üşenmeden gideceğim yani o derece.
Biz huzursuz,ülke huzursuz,dünya huzursuz...Acaba ne kadar böyle gidecek! Ölümle kalım arasındaki ince çizgide sıkışmış durumdayız. Hergün yeni bir arayış,yeni bir fikir...Tam bu oldu diyoruz bir bakıyoruz ki olmamış.Doluyum bu ara bayağı,huzurun satın alınabileceğini bilsem alacağım.Bari okullar açılsın da işimde teselli olayım,hiçbir şeyi düşünmeyeyim istiyorum.Bu hafta yoğun bir hafta olacak benim için,ama umarım iyi bir hafta olur artık.Bugün 90'lı yıllardaki şarkıları dinleyip,o yılları hatırlayıp mutlu edeyim kendimi bari.
Bugün bir de yemek yemeği unuttum sanırım.Tüm gün birşey yemedim,artık bu saatten sonra da yemem. Bir kahve yeter bana.İçinden gelmeyince insanın yemek yemek zevk vermiyor. 2013 uğursuz bir yıl oldu sanırım.Temennim hemen bitmesi artık.
Kışı sevmeyen ben artık kış gelsin istiyorum.Yağmuru izlemek,kahvemi ve kitabı alıp koltuğumda keyif yapmak istiyorum. Herşeyin hayırlısı olur umarım...

6 Eylül 2013 Cuma

BIODERMA

Bıoderma'nın güneş koruyucusu Photoderm max spf +50 ürününü herkese tavsiye ederim.Yüksek koruma faktörü ile cildinizi koruyor.Ben bu kremi sürmeden kesinlikle dışarı çıkmıyorum.Cildim gereği doktorum da güneş kremi sürmeden asla çıkma dedi.Ve kullandığım kremin koruma faktörü yüksek olmalı. Ben bioderma'yı kullandım ve çok memnun kaldım.Hassas,kuru,yağlı her cilt tipine uygun.Kozmetik ürün satan tüm eczanelerde bulabilirsiniz.Hatta son aldığımda biodermanın makyaj temizleme losyonu hediyeli.Bu ürün de harika .Sürdüğüm göz kalemini temizlemek biraz zor oluyordu ama şimdi bu ürünle çok kolay çıkıyor.Aslında herkesin yaz kış güneş kremi kullanması gerekiyor. Tabi ki güzel bir cilde sahip olmak istiyorsak. Ben daha önceleri cildime pek dikkat etmezdim. Ama doktorum dedikten sonra sürmeden çıkmıyorum.Keşke daha önceleri kullanıyor olsaydım dedim .Yüz bölgesine hiç tereddüt etmeden sürebilirsiniz.Sanırım bu ürün bende alışkanlık yaptı.En az +50 koruma faktörü kullanmak daha faydalı kanımca.Herkese tavsiye ederim.

5 Eylül 2013 Perşembe

ÇEKİLİŞ ZAMANI

Merhaba arkadaşlar,sizlere hediye vermek istedim.Çok güzel bir kitap ve kullanışlı bir rimelle ilk çekilişimi yapmak istiyorum.Kitap en iyi satanlar listesinde ve zevkle okumak isteyeceğiniz bir kitap. Rimel ise kullanışlı ve kirpikleri hacimle kıvırıyor. Bu gördükleriniz bir kişinin olacak.Sadece beni takip edin,sosyal ağlardan birinde paylaşın ve linki ekleyin. Blogunuzda da paylaşırsanız şansınız daha fazla artacak. Çekiliş için 3 hafta zaman veriyorum ve 3. haftanın sonunda hediyeyi kazanan şanslı kişiyi açıklayacağım.Hadi bakalım eklemeye başlayalım :)) 26 Eylül son tarihimiz olsun..Kargo ücreti benim tarafımdan karşılanacaktır.

Sevgiler.


4 Eylül 2013 Çarşamba

ÇOK BİR ŞEY İSTEMİYORUM Kİ...

Sadece böyle bir yerde huzur içinde yaşayıp kafa dinlemek istiyorum.Sanırım buna çok ihtiyacım var! Yani böyle sessizlik,sakinlik,yalnızlık ve sükunet... Daha başka nolsun ki.Böyle bir evim olsa hiç dışarı çıkmam herhalde kolay kolay .Aradığım huzur evimde olurdu,bol bol arkadaş, eş dost herkesi zevkle ağırlardım,havuz başı güzel bir yemek için:))
Hayaller ne kadar da güzel yaa:)) Ama belli olmaz bu hayaller gün gelir gerçek olabilir. Yeterki isteyin. Hoş ben istiyorum fakat olmuyor şu anda :)) Umarım herkesin gönlüne göre olur. İstemek başarmanın yarısı diyelim:))

3 Eylül 2013 Salı

TAKI VE SAAT

Bu sene ne kadar moda saatlerle beraber şık bileklikler takmak.Gerçekten çok hoş duruyor ve iyi bir uyum çıkıyor ortaya.Altın renkli saatler bu senenin favorileri arasında.Ve büyük saatler daha çok revaçta.Ben de saatleri seviyorum,farklı farklı bir sürü saatim olsun istiyorum.Bazen şık bir saat kıyafetinizi tamamlayan aksesuar oluyor.Saatin yanında şık bileklikler de gözü dolduruyor.Tabi bu senenin rengi genelde uçuk renkler; hem bilekliklerde hem de saatlerde.Güzel bir kombineyle farklı bir görüntü elde etmek mümkün.
Hiçbir takı takmadan sadece saatle bile şıklık yakalayabilirsiniz.Fakat yanına şık bir bileklik taktığınızda görüntü biraz daha güzel olabiliyor.Sanırım bu seneyi bu şekilde aksesuarlarla kapatacağız:)

2 Eylül 2013 Pazartesi

KLASİK AMA GÜZEL

Flormar'ın oje renkleri arasında özellikle en favori rengim rakı beyazı.Çok farklı ve hoş gösteriyor tırnakları.Bittikçe devamlı aldığım bir renk.Kararsız kaldığımda da hemen bu rengi sürerim.Farklı bir beyaz o yüzden hoş duruyor.Çok fazla renkli oje sürmek istemeyenler için de iyi bir alternatif.Hatta şimdi bu rengi sürüyorum.Yüzük takmayı seviyorsanız bu rengi sürün ve yüzüğü takın .Sanki bir başka görünüyor eller o zaman.Bakımlı ve uzun tırnakları severim.Oje alırken eli güzel gösterecek renklere yönelirim genelde.Bu yüzden rakı beyazını tek geçerim:))

1 Eylül 2013 Pazar

KULLANIŞLI SEPETLER

Farkettim ki güzel sepetlere ihtiyacım var. Hem takı-tokalarımı içine koymak için,hem ojelerimi toparlayıp bir yerde bulabilmek için .Kendime güzel sepetler alıp eşyalarımı içine koyayım ki aradığım zaman hemen bulabileyim.Gezdim ve gördüm ki en güzel sepetler Mudo'da var. Farklı modeller ve içi kumaşla kaplı olanlar.Seçenek çok,karar vermek zor. Ordan alacağım kesinleşti.Çünkü en iyi modelleri orada gördüm.En azından etijerimin üstü biraz daha derli toplu olur.İhtiyacınız varsa size de bunları tavsiye ederim.Gidip modellere bir bakın,siz de çok beğeneceksiniz. Her türlü eşyanızı bu sepetlere koyabilirsiniz.İster banyoda ister odanızda rahatlıkla kullanabilirsiniz.Ben bu hafta kesin gidip alıyorum.